Karakterleri ve olayları anime etmek; bize bir tür özgürlük kazandırdı. Mekanların resmedilmesi, yeni objelerin tasarlanması, rol modeller üzerindeki çalışmalar sinema dili ile anlatımını zenginleştirmiş oldu. Genç kalemler özelinde sanatçı ruhu ve kabiliyetlerinin ortaya çıkmasını sağlamış olmayı umuyoruz. Bu film sayesinde; Türk sinemalarında ilk defa tarih ve macera animasyon olarak iç içe işlenecek, müteşebbislere sinema dalında ufuk açacaktır diye umuyoruz.
Bazı içerikler vardır ki her zaman heyecan verir, her daim göz önündedir. O içerikler konular hakkında filmler, yayınlar yapmak daha bir anlamlıdır. Umarız Allah’ın izniyle maksadımız hasıl olur. Kaldı ki bu proje; sanırız “Kudüs” gerçeğini ilk defa çocuklara ve gençlere bu ata yadigarı şehri anlatmayı deneyecek. Bu bir ilk olacak.
20. Asırda meydana gelen her iki dünya savaşı milyonlarca insanın ölümüne, hesaplara zor sığacak maddî kayba sebep olmuş, insanlık adına hiçbir faydası olmamıştır. Hem Müslümanlar, hem Hristiyanlar, hem de Yahudiler için mukaddes sayılan bu belde hoşgörünün, anlayışlı davranışların, farklı kültürlerin buluşma yeri olmalı, belki de farklı inanışlar bu beldede birbirini yakından tanımalıydı.
Yıllardır basılı yayıncılıkla da uğraşan bir yapımcı olarak çocuklarımızın ve gençlerimizin ilgi ve merak alanlarını, aradıkları içerik ve görsel dünyaları hep ilgi ile izledim. Projemizdeki “DEDE” figürü ve onun mihmandarlığında başlayan Kudüs yolculuğu bu açıdan çok önemli.Bu sayede gençlerimiz atalarını daha iyi tanıyacak ve mücadele içindeki hallerine tanıklık etmiş olacaklardır.
